Geçmiş

1980’lerde otomotiv endüstrisi ve gömülü mikroişlemcilerin çoğalması süreci ile birlikte girişimcilerin ticari temizlik endüstrisinde devrim yaratacak aynı teknolojiye bakmaları doğaldı. Asıl amaç, elle çalıştırılan bir zemin temizleyiciyi alıp müdahalesiz bir insanın temizlik performansına denk veya üstün hale getirip tamamen otonom bir makineye (yani bir robota) dönüştürmek olmuştur ve olmaya devam etmektedir. Dünya çapında büyüklüğü 40 milyar doların üzerinde olan ticari temizlik pazarında onlarca şirket ve eğitim grubu bu zorluğu üstlendi ve ilk prototipleri 1987 yılı kadar erken bir zamanda vermeye başladı.

Ancak otuz yılı aşkın süreden sonra, 2019 yılında, bazı robot elektrik süpürgeleri haricinde, bir bütün olarak robotik temizlik özellikle yer temizleyicileri için henüz potansiyeline ulaşmamıştır. Günümüzde teknik ve uygulamadaki büyük engelleri aşabilen ürünleri pazara sunan bir dizi şirket var. Özellikle perakende sektörde olmak üzere, endüstriyel/depolama, eğitim, havaalanı ve otogar gibi insan transfer merkezleri ve geniş ofisler gibi ticari işletmeler için robotik temizliği tekrar ele almanın zamanı artık gelmiştir.

35 yıldır devam eden macera

Ev tipi robotik temizlik cihazları ile uğraşmaya başladığım 2005 yılından bu yana robotik temizlik ekipmanlarını takip etme ve ticari uygulamalara entegre etme motivasyonum hep vardı. Kirli, pis, zor ve tehlikeli işleri insan işgücüne değil de robotlara yaptırmak her zaman gelecek vizyonum olmuştur. Kariyerim boyunca birçok kez tecrübe ettiğim üzere, güvenilir bir iş gücünün bir araya getirilmesi ve bakımı, geleneksel kontratlı temizlik endüstrisindeki en büyük zorluklardan biridir. Bunun birkaç sebebi vardır:

Temizlik işi temel, düşük maaşlı bir görevlendirmedir. Bu nedenle yüksek düzeyde işçi eksikliği ve düşük kalite işçilik sektörün temel zorluklarındandır. Bu durumu daha da güç kılan en önemli etkenlerden birisi ise temizlik işlerinin ikinci veya üçüncü vardiyalarda yapılmasıdır. Bu, devamsızlık, ciro ve kalitedeki problemleri arttırmaya yarar.
İnsanlar olarak sıkıcı, tekrarlayan işleri yapmak için kötü bir yapıya sahibiz. Zeminlerin temizlenmesi, bu tanıma uyan görevler listesinde üst sıralarda yer almaktadır.

Bu koşulların bir bütün olarak endüstrinin özelliği olduğunun bilinciyle, robot geliştirme şirketlerini belirlemek için araştırmalar yaptım. Robot teknolojisini zemin temizliğine adapte etme konusundaki tutkular sonucunda ilk endüstriyel model 1987 yılında RoboKent markası bünyesinde lanse edildi.

Pazara sunulan birinci nesil makineler

Sonraki on yılda, temizlik sektörü öncelikli olmak üzere, endüstri öncüleri anlamında bir dizi şirket ortaya çıktı. Bunlar RoboKent/Kent, Cyberworks, Midi Robotics, Robosoft, Hefter, Cyberclean Systems, Fuji, Toshiba, Hako, Cybernetix, Karcher, Intellibot ve Softbank gibi firmalardır.

Bu süre zarfında geliştirilen robotlar süpürme, vakumlama, zemin ovma (scrubbing), kurye hizmetleri ve koruma güvenliği uygulamalarını kapsamaktadır. Endüstri 21. yüzyıla girip hemen her şey robotlaşırken, zemin temizliği konusunda ticari başarı tamamen eksik kaldı. Peki nedeni neydi? Maliyet konusunu bir kenara bırakırsak, temizlik performansının yetersiz kalması en önemli sorundu.

Bu ilk nesil ürünlerin karşılaştığı başlıca performans zorlukları arasında şunlar bulunmaktadır:

Doğru navigasyon – Çalışma ortamını görmek ve yorumlamak, sahada laboratuarda olduğundan çok daha zor oldu. Bu sırada tercih edilen popüler algılayıcı olan ultrasonik, uygun maliyetli olsa da, önemli sınırlamalara sahipti. Dahası, öngörülen temizlik alanının tutarlı ve doğru bir şekilde yönlendirilmesi, zemin temizleyicilerin tekerleklerin dönmesine bağlı hesaplara bağlı olarak güvenilmez olduğunu kanıtladı. Islak zeminler, mesafe hesaplamaları ve programlanan yüzeylerin tamamını temizleyemeyen robotlarda doğrudan hatalara yol açan tekerlek kaymasına neden olur. Daha kötüsü, eğer hata ciddi düzeyde ise, robot kaybolur ve doğru rotayı yeniden kuramazdı.

Engellerden Kaçınmak (obstacle avoidence) – Geniş alan temizliğinin olmazsa olmazlarından engellerden kaçınmak, herhangi bir temizlik anında, robotun programlandığı anda orada bulunmayan çok çeşitli “engeller” den kaçınma yeteneğidir. Engellerin nasıl önleneceğini bilmek ve etraflarında gezinmek, bu ilk nesil robotların üstesinden tam olarak gelemediği bir zorluktu.

Mekan haritalama – İstenen temizlik rotasını robota girmek için kullanılan grafiksel kullanıcı arayüzü (GUI) metodolojisinin, temizlik endüstrisindeki tipik bir operatörün değil bir mühendisin yeteneklerini gerektiren zorlukta olması üreticilerin çekmeye çalıştığı şirketler tarafından kabulünü olumsuz etkiledi.

Operatör eğitimi – Herhangi bir ileri teknolojinin ilk neslinde doğal olarak beklenebileceği gibi, bu robotlarla ilgili öğrenme eğrisi dikti ve teklifler kesinlikle ana akımın benimsenmesi için hazır değildi. Yüklenicilerin bir tesise atanan personel miktarına göre teklifleri bir araya getirdiği bir ortamda pazarlama, herhangi bir özel işçilik ya da ek destek maliyeti, işletmeciyi zaten düşük marjlı bir sektörde rekabet gücü olmayan bir konuma itti.

Bu operasyonel zorlukların ardında, uygun bir fiyatla talepleri karşılamaya hazır olmayan teknoloji vardı. Getirdikleri avantajların yanı sıra, robotik zemin bakım cihazları çok pahallıydı ve fayda/maliyet dengesini mantıklı bir biçimde kuramıyordu. Aşağıda, endüstrinin karşılaştığı temel eksikliklerin bir listesi bulunmaktadır.

İşlem gücü – İlk firmalar, çok daha başarılı robotların üretilmesine engel olan yukarıda belirtilen performans sorunlarının hepsini çözmek için gerekli olan hız, bellek ve işlemcilerden yoksundu.

Kendi kendine öğrenen yazılım – Yapay zeka (AI) ve daha geniş çapta makine öğrenmesi 1990’lı yıllarda hala başlangıç ​​aşamasındaydı. Aslında son yıllarda bu teknolojinin kullanılabilirliği arttı ve ve uygun fiyatlı hale geldi.

Algılama teknolojisi – çevrenin algılanması, temizleme yolunda gezinmek ve bilinmeyen bir nesneye ne zaman rastlandığını anlamak için ultrasonik, kızılötesi ve dokunma sensörlerine dayandırılmıştır. Kızılötesi sensörler hemen her engelde çok başarılı sonuç veriyordu ancak cam duvarlarda başarısızdılar. Burada ultrasonik sensörler devreye girdi. Lazerler çok pahalıydı ve haritaları yeterli değildi. Sonuç olarak, navigasyon ve engellerden kaçınma konusundaki eksiklikler, yakın zamana kadar bir sorun olmaya devam etti.

Tekerlek Kayması – bu sorun motorların geliştirilmesi, encoderlerin eklenmesi ve kaymalardan kaynaklanan sapmaları kendi kendini düzelten yazılım algoritmalarının eklenmesiyle çözüldü, ancak bu ilk nesil robotlarda kesinlikle önemli bir sorundu.

21. yüzyıl doğarken ilerleme yavaş kaldı

Endüstri 21. yüzyıla girerken robotik temizliğin uygulanabilirliğinden emin olmuştuk. RoboKent’in varlıklarını alan Nilfisk, kısa bir süre sonra firmayı sattı ve yeni sahipleri Intellibot adı altında ilk gerçek anlamda gelişmiş robot süpürgeleri üretmek için çalışma yapmaya başladı. Çok fazla yatırım gerektiren bu sektör, günümüzde ancak Diversey gibi bir devin yönetiminde yaşabiliyor. Bundan çıkartacağımız önemli ders, sektördeki pek çok kişi tarafından bilindiği üzere – ticari kalitede bir temizlik robotunu mükemmelleştirmek için büyük miktarda maddi ve teknik kaynaklar gerektiğidir.

Brain Corporation, BrainOS otonom robot platformunun geliştirilmesini finanse etmek için 2017 yılında SoftBank ve Qualcomm Ventures’tan C Serisi 114 milyon dolar yatırım finansmanı aldı. Bu umut verici ve etkileyici yazılım platformu, kullanıma hazır donanım ve sensörleri kullanarak özerk ticari hizmet robotları oluşturmak için tasarlanmıştır.

Bu yüzyılın ilk 18 yılında, robotik zemin bakımı cihazları büyük ölçüde evrim geçirmiştir. Robot endüstrisindeki üreticiler bilgiişlem, yazılım geliştirme ve algılama teknolojisi, özellikle de video işleme ve lidar alanındaki sürekli gelişmelerden yararlanırlar. Servis robotları sektöründe, ne yazık ki, son dönemde ticari açıdan elde edilen sonuçlar, iRobot’un Roomba’sı gibi ev tipi elektrikli süpürgeler hariç, dikkat çekici olmayan hacimler nedeniyle büyük ölçüde hayal kırıklığı yarattı.

Sorun yok, ticari pazarda da her şey değişmek üzere.

Endüstri zirve noktasına ulaştı

Robotlar açısından bakıldığında, tabiri caiz ise, zemin bakım endüstrisinin kıyısına da “mükemmel fırtınanın” ulaştığı anlaşılıyor. Temel teknolojilerdeki gelişmeler için gerekli yatırımların yapılması, yirmi yıl önce belirlenmiş performans ve operasyonel gereksinimlerini tam olarak ele alan yeni çözümlerle sonuçlanmaktadır. Bu “yeniden doğuş”un kanıtı ve bir gelişen pazarın doğrulanması, 2018 ISSA (International Sanitary Supply Association) fuarında ilk gerçek anlamda otonom temizlik robotlarının sergilenmesi ile sonuçlanmıştır.

Ürün geliştirme ve pazar kabulünün daha da arttırılması ve hızlandırılması için gelecek vaat eden teknoloji ilerlemeleri de devam etmektedir. ROS (Robot İşletim Sistemi), geliştiricilerin ortak bir platformda ürünleri daha hızlı ve daha kolay bir şekilde inşa etmelerini sağlayan, popülaritesi gittikçe artan açık kaynaklı bir yazılım çerçevesidir.

Robot biliminin benimsenmesi ile işgücünde bir azalma, sermaye yatırımında bir kayma ve en önemlisi de sanayi tarafındaki düşüncede temel bir kayma gelir. Rekabetçi bir endüstri olarak, robotik alternatiflerin kullanım maliyetine eşit veya daha az olması gerekir. Ayrıca, zemin bakımı endüstrisinin çoğuna bağımsız işletmeciler tarafından hizmet verildiğinden, bina sahipleri ve mülk yönetimi firmaları robot temizliğinin güvenilir olduğuna, performans standartlarını karşıladığına ve uygun maliyetli olduğuna ikna edilmelidir.

Yeni nesil robotik temizleyiciler hem performans hem de maliyet kriterlerinin karşılandığını göstermektedirler. Fiyat olarak hala yüksek olsalar da, orta vadede personel yatırımında sağladıkları kazançlar ile fayda/maliyet eşiğini kendileri lehine çevirebilmektedirler.

Şurası artık kaçınılmazdır ki, zemin bakım teknolojisinde de bir mükemmel fırtına yaklaşmaktadır ve aramızda teknolojiye en soğuk bakan işletmeciler dahi bu robotların getireceği avantajlardan kaçamayacaklardır. Sorun sadece yüksek yatırım ve işletmeye alma maliyetleridir ancak bunlar da farklı finansal araçlar ile aşılabilir. Metal yakalı iş gücünün pis, zor, tehlikeli ve sürekli tekrar gerektiren sıkıcı işleri yapması uğruna en iyi robot teknolojilerini değerlendirmeye ve sonunda kullanmaya/tavsiye etmeye devam edeceğiz.

Ev robotlarında 2002 yılından bu yana, emdüstriyel robotlarda da 2008 yılından bu yana ihtisas yapıyorum ve çok fazla şirket ile çalışma fırsatım oldu. Robotlara bakış açısı on sene, hatta beş sene öncesi gibi bile değil, çok daha sıcak ve yakın bir ilgi var artık. Görünen odur ki, tesis sahiplerini, yöneticilerini ve bu tesislere/mekanlara zemin bakımı konusunda hizmet sağlayanları şu anda devam etmekte olan bu heyecan verici paradigma değişimini çok kesin ve ciddi bir şekilde ele almaları için şiddetle teşvik etmek gerekiyor.

Çok daha fazlası geliyor

Günümüz vizyonu zemin temizliğinin ötesinde ve aynı derecede gerçek. Binaların içinde ve dışında geniş bir uygulama yelpazesinde ortaya çıkan, hepsi tesis hizmetleri başlığı altında yer alan birçok robotik çözüm var. Kapıcılık, güvenlik, çevre düzenlemesi, zemin temizliği ve bakımı, pencere yıkama, posta/kurye hizmetleri, otopark/otopark bakımı dahil olmak üzere eksiksiz bir servis menüsü sunmak, tesis sahipleri ve yöneticileri için kesintisiz, uygun maliyetli ve verimli bir süreç sağlamıştır.

Benzer bir şekilde, tüm bu tesis hizmetleriyle ilgili heyecan verici robot gelişmeleri var ve bir gün çok uzak olmayan bir gelecekte tesis sahiplerine ve yöneticilerine entegre bir robotik hizmet paketi olarak sunulacağına inanıyorum.

Ofis kuleleri için cam yıkama hem tehlikeli hem de pahalıdır. Almanya’dan Fraunhofer Corporation ve Çin’den Pufeng Intelligent Technology Co. bu zorluğun üstesinden gelmek için cam yıkama robotları geliştiriyor. Fraunhofer ayrıca bir hazneden çöp toplamak için bir kolu olan ve aynı zamanda bir binada tekrarlayan, monoton günlük işler yapan, küçük ofisleri süpüren bir mobil robot geliştirmiştir. Kanada, Orillia’nın siber ağları sürücü vakumları ve temizleyicilerine entegre edilmiş ve daha önce görülmemiş gelişmiş bir hassas navigasyon gerçekleştiren etkileyici bir teknolojiye sahiptir. Discovery Robotics 8 saat sürekli çalışma süresi ve değiştirilebilir temizlik alt sistemleri sağlayan heyecan verici ve yeni bir yaklaşıma sahiptir. Güvenlik alanında, Knightscope of California ve Hollanda Robot Güvenlik Sistemlerinin robotlarına bir göz atın – güvenlik görevlileri 24 saat çalışıyor, ekmek ve su istemiyor! Daha insani bir dokunuş için, Las Vegas’taki Mandarin Hotel’de kalan konuklar, sorularını yanıtlamak için asla yorulmayan “Ben Pepper” tarafından karşılanır.

Üretimde malzeme kullanımı mükemmel bir referans oldu. Sadece 2012 yılında Amazon tarafından satın alınan ve şu anda 30.000’den fazla kurulu robotu olan Kiva Systems’e veya Clearpath Robotics’in malzeme taşıma hizmetleri için heyecan verici yeni robotları Otto’ya bakın. Swisslog, Kuka, Aethon ve Savioke tarafından üretilen kurye servis robotları, mükemmel olduklarını kanıtlamış müthiş ve heyecan verici örneklerdir. Belrobotics‘den gelen yeni çözüme göz atacak olursanız, tesisler çimlerini robotlarla bile biçebilecekler. Ve nihayet, en çok izlenen YouTube videolarına sahip robot şirketi; Spotmini, Atlas, Sap, Nokta, LS3, Wildcat, BigDog, Sandflea ve Rhex’i izleyebileceğiniz Boston Dynamics’i de unutmayalım… şimdiden efsaneler. Şimdi endüstriyel robot sektöründe patlayıcı teknoloji yörüngesindeyiz. Geri dönüş yok. Sonunda gerçekleşmesine tanıklık edebilmek çok heyecan verici.

Öte yandan, yaklaşımdaki bu büyük değişiklik ile geleneksel işlerin kısmi kaybı söz konusudur. Bu, tarih boyunca da tekrarlanan tüm önemli teknolojik değişikliklerde olur. Ancak, daha önce hiç bulunmayan yeni ve heyecan verici işler, yeni beceriler gerektiriyor ve eskilerin çoğunun yerini almak için daha yüksek bir ücret bazı oluşturacaktır. Mevcut işgücünü yeniden eğitmeye yönelik kapsamlı programlar kritik öneme sahip olacak ve başarılı değişimin temeli olacaktır. Robot operatörlüğü veya onlara verdiğimiz afili isimleriyle gümüş yakalılar, yerleşik veya uzaktan birden fazla robotu kontrol eden ve izleyen, yeni, heyecan verici ve çok daha yüksek ücretli iş imkanları olacaktır. Robotları tasarlayan mühendisler, kuran ve destekleyen teknisyenler de, yeni yetenek gereksinimiyle doğru orantılı olarak eski işlerin yerine geçecek ve büyük bir ihtiyaç yaratacak yeni bir iş gücü oluşturacaktır. İşgücü eğitimi ve yeniden eğitim, uzun vadeli başarıyı elde etmek ve bu büyük adımı atabilmek için denklemin hayati öneme sahip ve gerekli bir parçası olacaktır.

Bana göre, bunların hepsi çok büyük ve heyecan verici bir pazar olduğunu açıkça doğruluyor. Robotlar, tesis hizmetlerinin kritik alanlarının her biri için şu anda mevcuttur veya geliştirilmektedir.

Ülkemiz, tıpkı yapay zeka ve siber yazılım konularında olduğu gibi mobil endüstriyel robotlar konusunda da dünyayı geriden takip etmektedir. Mobil robotlar konusunda varolan birkaç cılız girişim devlet tarafından desteklenmemekte, yakın geleceğin bu en karlı ve en hızlı büyüyecek sektörü ilgisiz bırakılmaktadır. Buna temel sebep devletin ve yerleşik ticari sistemden yeterince pay aldığını düşünen özel sektörün konuya olan ilgisizliğidir. Sonuçta, kesintisiz ve bütünleşik bir pakette farklı ve tamamen otonom bir robot sistemi sunmak en önemli amaçtır ve hiç kuşkusuz, kaçınılmaz değişiklikleri benimseyen tesis sahipleri, yöneticileri ve hizmet sağlayıcıları da dahil olmak üzere, tüketicilere kalite geliştirmeleri, süreç verimlilikleri ve artırılmış kar marjları ile büyük bir değer katacaktır.